27 July 2009

İngiltere’de ev kiralamak-I

Küçük bir şehir olan Bristol’da sayısı 100’lere varan bir emlakçı enflasyonu var. Eminim diğer şehirlerde de durum benzer şekildedir. Türkiye’dekinin aksine sadece kiralama işi ile sınırlı kalmadıkları diğer servisleri ve kazanç kapıları olduğu için oldukça cazip bir iş aslında.

Burada neredeyse çoğu zaman ev sahibi ile hiç tanışmıyorsunuz, emlak firması arada ev sahibinin vekili olarak görev yapıyor. Buna istinaden verilen hizmetin türüne göre ev sahipleri aylık bir bedel ödüyor emlak firmasına. Örneğin mobilyalı kiraladığınız evde fırın arızalandı ev sahibini değil emlak firmasını arıyorsunuz onlar gelip ilgileniyor. Evden çıkmak istiyorsunuz gene emlak firmasına haber veriyorsunuz, ya da sözleşmeyi devam ettirmek istiyorsunuz emlak firması taraflar için yeni bir sözleşme imzalıyor tabii bir bedel karşılığı!

Genel giderlere bakarsak biz de malum komisyonu kiralayan verir genelde bir kira bedeline anlaşılır ama burada komisyon ev sahibi ve kiracı arasında, ev sahibi büyük payı ödeyecek şekilde paylaşılıyor; Kiranın %35’i kiracı tarafından, %65’i ev sahibi tarafından. Pazarlık payı yokmuş gibi görünse de zaman zaman bu tutarlardan indirim yapıyorlar. Depozito genelde altı hafta üzerinden hesaplanıyor ve ilginç bir şekilde ev sahibine verilmiyor emlak firmasına teslim ediliyor. Onlar da TDS denilen başka bir kuruma teslim ediyor, bütün depozitoların toplandığı bir kurum. Hizmet veriliyor ama sonuçta birileri iyi para kazanıyor!

Evden çıkarken genelde, bir “depozitomu tam alabilecekmiyim” endişesi yaşanır Türkiye’de, malum kalınan sürede ev bir miktar yıpranır, bazı kötü niyetli ev sahipleri de parayı vermemek ya da depozitodan kırpmak için çeşitli senaryolar ve sebepler üretirler. İstanbul’da bizzat benim yaşadığım bir olayda eski evsahibem biz evden çıkarken evi incelemiş bir şey bulamamış ama gene de depozitoyu vermemekte direnmişti cevap olarak da ben “sakin kafayla siz çıktıktan sonra tekrar bakacağım” demişti. Bir diğer deyişle siz bir çıkın ben inceler bulurum bir şeyler olmadı yaratırım demeye getirmişti. Yapacak bir şey yoktu çıktık ve depozito kararını beklemeye başladık. Sonraki günlerde bize telefon edip kapılara balta ile zarar vermişsiniz deyip depozitoyu vermemekte direndi ev sahibemiz. Evde hasar bulmakla kalmamış bir de bu konuda yaratıcılığını göstermişti, kaç kişi evinde balta taşır ve neden kapılara balta ile zarar verir ki? Sonrasında, 3 ay sonra bizim ısrarlı telefonlarımızın da etkisi ile insafa gelip depozitomuzun yarısını ödedi.
Türkiye’de depozitonun tam olarak geri ödenmesi ne yazık ki iyi niyetli ve insaflı ev sahiplerinin vicdanına kalmış durumda. Bununla ilgili başvurabileceğiniz bir kurum yok. Yargıya gitmenin ne kadar uzun ve anlamsız bir süreç olduğunu çoğumuz biliyoruz. Bu sebeple buradaki sistem en azından depozito geri ödemesini objektif kriterler ölçüsünde garantiye alıyor. Ancak her şey burada bir bedel karşılığında malum, girişte ve çıkışta yapılan envanter sayımı ödediğiniz komisyona dahil değil ayrı ücrete tabii 50 pound! Sonuçta faydalarını düşününce parasını ödeyeyim kafam rahat olsun diyorsunuz.
Bu konuda daha fazla bilgiye ihtiyacın varsa İngiltere'de ev kiralama konusundaki yeni yazıma bakabilirsin.

No comments:

Post a Comment