02 December 2009

Gözünü sevdiğim Türkiyem!

Bayanların canını sıkan bir deneyimdir evlilik sonrası yasal kurumlarda soyadı değişikliği.
Bir de yabancı bir ülkedeyseniz bu işlemler iki katına çıkar, tatsız bir hal alır benim şu anda yaşadığım gibi.
Başlığa konu olacak şekilde bu değişim sürecinde Konsolosluğumuz, İngiliz Home Office'e büyük fark attı, hizmet şekli, zamanlama, maliyet vb çoğu konuda. Bazı şeyler vitrinde hoş görünür ama içine girdiğinizde çok büyük hayalkırıklığı yaşarsınız, İngiltere örneğinde olduğu gibi.


Türkiye Konsolosluğu nüfus cüzdanı değişikliği, 2 pound, bir dilekçe gönderiyorsunuz iki günde yenisi elinizde.
Home Office, kimlik değişimi; hadi kart cipli fiyatı olsun beş katı, on katı ama malum yetmez, ülke hizmet sektörü üzerine kurulu bu sebeple fiyatı 30 pound. Hadi böyle kalsa neyse dolduracağınız form 13 sayfa! 30 pound'u hazırladınız, 13 sayfalık formu da, 10 sayfalık rehber dökümana bakarak doldurdunuz, 12 pound gidiş geliş özel gönderim ücretini verdiniz. Bitti mi hayır. Bu sefer sizden tekrar biometrics istiyorlar. Ee ben 2 kere Türkiye'de konsoloslukta, bir kere burda 2 ay önce kimlik kartı alırken verdim, naptınız onları, benim parmak izi değişmedi geçen sürede. Bu soruyu bizzat sordum, gelen cevap, bu kişinin siz olduğunuzu nerden bileceğiz. Peki ne kadar zaman da çıkar dedim, malum bizim nüfus cüzdanı 2 günde geldi. Bir dakika sorayim dedi beklemeye aldı. Dört hafta içinde diye cevap geldi, yapılacak bir soyadı değişikliği neredeyse baştan vize başvurusu yapıyormuşum gibi bir süreç söz konusu, bu arada pasaport da onlarda kalıyor 4 hafta. Tamam dedim kapattım telefonu uzatsan ne olacak. Değiştirmesem mi burdaki nüfus cüzdanını diye düşünmedim değil, bu durumda da 1.000 pound cezası var, insaf yani bizim idari cezalar olsun 20 lira, 50 lira.
Türk konsolosluğunda işlem için parayı postal order olarak gönderdim postaneden, sağolsunlar bir işlemde tasarruf ettirdiler, paranın bir kısmını geri göndermeleri gerekti. Bu durumda İngiliz mercileri ne yapar diye düşündüm, öncelikle baştan kolaylık sağlamaz tasarruf ettirmez, hadi kolaylık sağladı diyelim paranı iade etmez, her yerde yazıyor verilen para iade edilmez diye özellikle vize başvurularında, hadi oldu kafa karışıklığı iade edecekler ya yeni bir postal order düzenler ya da mevcut üstünden harcananı düşüp gönderirler. Bu durumda postaneye bozdurmaya gidersin bir de işlem parası verirsin. Acaba konsolosluk nasıl geri ödeme yapacak diye beklerken, farkını gösterdi, zarftan direk nakit para çıktı, helal olsun dedim, ne yollara düşüp post office'e gittim ne de işlem parası verdim paramı geri almak için. Bu arada gönderi zaten kayıtlı özel gönderi yani az miktarda para göndermenin bir sakıncası yok. Uzun lafın kısası bazen gereksiz uyanıklık yapma eğilimi olsa da Türk aklına, pratikliğine her zaman hayranım ve böylesini tercih ederim, bir dolu kurallar ve prosedürler yerine.

No comments:

Post a Comment